28 Nisan 2014 Pazartesi

ANA - MAKSİM GORKİ



Çilingir Mihail Vlasof kalın kirpiklerinin altındaki ufak gözleriyle, çevresi tarafından korkutucu bulunan ve pek sevilmeyen fabrika işçisidir. Kavgacı bir tip olan Vlasof, karısı ve çocuğu  karşısında da bu tavrını hiç değiştirmez. Karısına sürekli hakaretlerde bulunur ve şiddet uygular. Bir gün hastalanıp yatağa düşer ve mahallenin değimiyle geberir. Pelage kocasının ölümünden sonra oğlu ile yaşamına devam eder. Oğlu köydeki diğer gençler gibi işten sonra kahvede takılmaya. içki içmeye başlar ve annesine kötü davranır. Bir süre sonra Pavel bu davranışlardan uzaklaşmaya başlar. Pelage yani Ana bu durumdan endişe duyar çünkü çevresinde gördüğü erkek karakterleri " Kaslarındaki yorgunluk gibi bu duygularda onlarda kökleşmişti. Onlar, babalarından miras aldıkları bu ruh hastalığı ile doğarlar, bu hastalık bir kara gölge gibi yanlarından ayrılmayarak onlarla beraber mezara kadar gider, kaba bir vahşetle onları en çirkin davranışlara sürüklerdi."
Pelage için " Yaşam hep böyle idi. Çamurlu bulanık bir su gibi ağır ve düzgün bir akıntı ile bilinen yoldan geçip gidiyordu." Oğlunda ki bu değişim onda merak da uyandırmıştı. Artık içki içmiyor, kendi odasını kendi topluyor ve annesine de iyi davranıyordu. Gittikçe daha az konuşuyor  ve ağır başlı bir kişiliğe dönüşüyordu. Pelage onu odasında gizli gizli kitap okurken yakalamış ve ne okuduğunu merak etmişti. Zamanla Pelage oğlunun Sosyalizme gönül verdiğini  öğrenir. Pavel işçi sınıfın ezilen hakları, köleleştirilen duygularının sözcüsü olarak ve onun gibi düşünen Sosyalist arkadaşlarıyla evde toplanmaya başlar . İşçi ve burjuva sınıfı arsındaki uçurumlar  hakkında tartışmalar yapar ve çözüm yolları ararlar. Ana, başta çekinse de  bu insanlarla kaynaşır. Sevgisi ve şefkatiyle kısa sürede samimi ilişkiler kurar. Zamanla çevresinde sevgi ve saygıyla anılır. Pavel fabrikada bir eyleme önderlik eder ve  hapse girer.Ana, başta korksa da doğru bulduğu bu yolda oğlunun arkasından bu davada yerini alır. Fabrikaya gizli gizli bildiriler sokar. Pavel hapisten çıktıktan sonra 1 Mayıs gösterilerine katılır ve tekrar hapse girer. Ana, Pavel gibi sosyalist olan Nikola' nın yanına şehre yerleşir. Ana, burada da boş durmayıp onlara yardım eder, köylere gizlice bildiriler dağıtır. Artık oda doğru bulduğu bu yolda korkusuzca ilerler ve canla başla çalışır. Pavel ve arkadaşları uzun bir süreden sonra mahkemeye çıkarılır ve yargılanırlar. Hakim, kararını sürgün olarak verir. Pelage oğlunun son konuşma metnini dağıtmak üzere Moskova'ya  yola çıkar ne varki bir ispiyoncu tarafından ele verilir ve yakalanır. Hayatında ki son sözleri ise " Gerçek kanla boğulmaz, gerçeği kanla saklayamazsınız  ... " olur.


Zamanlama da 1 Mayıs İşçi Bayramına denk geldi :) Gorki' den okuduğum ilk romandı. Birinci ve üçüncü tekil şahıs ağzından anlatılmış yani roman Ana'nın gözünden anlatılıyor, sözünden değil. Romanın dili gayet yalın okumakta ve anlamakta zorluk çekmedim. Gerçi çeviriden  desem daha doğru olur. Gorki' nin bu romanı devrimci düşünce, devrimci mücadele diyebilirim. Romanın temasına, anlatılış biçimine, iletisine bakarak toplumcu ve gerçekçi roman türlerine girdiğine söyleyebilirim.Tavsiyemdir okumak öğrenmek adına... Sevgi ve sağlıcakla kalın ...